29 Temmuz 2013 Pazartesi

[TV Guide Person vol 4] Yamada Ryosuke


Hey! Say! JUMP ve NYC aktivitelerinden sonra Yamada Ryosuke solo artist olarak üçüncü yönünü gösteriyor. Bu sektöre 10 yaşında girdi ve 9 yıl koşuşturmayla geçti. Yetenekleri konusunda değil ama insanların nezaketsizliği yüzünden birçok defa üzüldü. 20 yaşına basmadan önce Yamada'nın son on yılı hakkındaki gerçek hisleri ile ilgili sorular soruyoruz.

  Solo çıkış yapmana karar verildi. Lütfen ilk duyduğun andaki hislerini bizimle paylaşır mısın?

Önceden hayal bile etmemiştim bu yüzden en büyük tepkim şaşırmak oldu. Şaşırdım ama aynı zamanda da çok mutlu oldum. “Kindaichi Shounen no Jikenbo - Hong Kong Kowloon Zaibou Satsujin Jiken” (Nihon Terebi) SP'nin tema şarkısını söyleyeceğim ve başrol oyuncusu olduğum için gerçekten mutluyum. Bu fırsatı yakalayarak bambaşka yeni bir şeye meydan okuyabileceğim ve bunun için son derece minnettarım. Muhtemelen iki gruba bağlı olup aynı zamanda solo CD çıkarmak Johnny’ler arasında bir ilk. Tabii ki de bu yüzden çok endişelendim ama bu inanılmaz bir fırsat.

  Sanırım bu grubun bir parçası olmak senin için çok önemli, hiç duygularınla çatıştın mı?

Doğruyu söylemek gerekirse… Çatıştım. Elbette grup aktiviteleri benim önemli bir parçam. Diğer üyeler beni desteklediğinde kendimi daha iyi hissettim. Çevremde beni destekleyen üyeler ile kutsanmışım.

  Şimdi de başka bir soru: Şarkı söylemeyi seviyor musun?

Bugünlerde seviyorum (gülüyor). Nefret etmiyorum ama söylemekte kötüyüm. Acaba, merak ediyorum da ne zamandır kendimi geliştirmeyi düşündüm ve bu konuya odaklandım?Kendi kendime şarkı söylemek vb. konularda sıkı alıştırma yapıyorum, çevremdeki profesyonellerden de yardım isteyeceğim (gülüyor). Ornament ve vibrato gibi şeyleri denemedim ama adım adım öğrendim ve bu yöntemle şarkı söylemeyi eğlenceli buldum. Düşündüm ki kendimi geliştirirsem, kendime güvenim daha da artar.

  “Müziğin gücünü” güçlü bir şekilde hissettiğin oldu mu? Geçen yıl Mart ayındaki afetten sonra insan birçok şey hissedebilir.

Afetten sonra Music Station programında NYC olarak performansımızı sergilediğimizde hissettim.Performansta, göğsümüzde “Yuuki 100%” (100% Cesaret) yazan bir tişört, sade bir kot,saçlarımız yapılmamış... kostümsüz ve dekor olmadan sahneye çıkarak yalnızca şarkımızı ve mesajımızı iletmek istedik.Çok gergindik... ama birçok insan kendilerine mesajımızın ulaştığını söyledi.O zaman bir kez daha müziğin gücünü hissettim.

Müzik hayatında birçok sahne şovu ve dramalarda deneyimin oldu.Gençlik yıllarında hala yapamadığın bir şey kaldı mı?

Düşünüyorum da... (gülüyor) Hiçbir şey kalmadı.Gelecek sene 20'me basacağım için yapılacak bir şeyler kaldığını düşünmüyorum. Elbette yetişkin olmak istiyorum ama 20 yaşına bastığım için yapılacak bir şeyler olduğunu düşünmüyorum.

Tabii 20 yaşına bastığın zaman anıların hiç değişmeyecek. Gençlik yılların boyunca yaşadığın büyük bir olay var mı?

Bütün olaylar önemli ama en önemlisi Johnny'e katıldığım zamandı.Bu sektöre 10 yaşındayken girdim ve aradan 9 yıl geçti.Şimdi düşününce zaman su gibi akıp geçti.Geçen zamanlar çok sert ve zordu.Özellikle ilk 3 yıl.Bunu şimdi söyleyebiliyorum (gülüyor).Benimle aynı anda Johnny'e katılan çocuklar önüme geçti, mikrofon tuttular.Ben hep arkalarında dans ettim.Daha sonra başka jr.lerde katıldı, onların arkasında da birkaç kez dans ettim.Sahneye çıkmamın herhangi bir yolu olmadığını düşündüm.Bu gerçekten sinir bozucuydu, ben de elimden geleni yapmaya karar verdim ve sahneye çıktım (gülüyor).

Şu anda bu hayal edilemez bir şey… İsteğine ne kadar ulaştın?

Dans etmeye karar verdim.Tüm dans hareketlerini öğrendim, yalnızca kendiminkileri değil önümdeki kouhailerinkini de.Önümde dans eden kouhailerden bir çocuğun dansta çok iyi olduğunu düşündüm ve hareketleri çok zordu.Beceremesem bile tüm hareketleri öğrendim (gülüyor). Ama bir kere bu kouhai hastalandığı için şova gelemedi ve onun yerine dans edebilecek biri var mı diye sordular.O an, işte şansım dedim ve elimi kaldırdım.Dans hareketlerini tek bilen bendim.Sanırım en iyimi yaptığımı o zaman farkettiler.Ama bundan önce beni farkeden dans öğretmenimdi.O gün tüm insanların gözü bende olacak bu yüzden en iyimi yaparsam kesinlikle sonuç alırım diye düşündüm.Bir anlamı olmamasına rağmen bu 3 yıl çok uzundu.Ama orada bundan daha fazla bekleyen insanlar var.

Zor zamanlarında bile sanırım eğlenebilen birisin.

Hayat sana sıkıntıları öğretiyor, ben öyle zamanlarda bile eğlenen bir insanım.Çünkü zor ve üzüntülü zamanlar da hayatın bir parçası.Mutluluğu yaşamak, meşgul olmakta ayrıca bir mutluluktur.Daha da eklersem meşguliyetin yorgunluğu da mutluluktur.Ama yorulduğumda ben öyle düşünmüyorum (gülüyor).

  Zor zamanların boyunca… İlk çıkışından beri 5 yıl geçti, senin için neler değişti?

Muhtemelen iyi ve kötü yönde samimiyetimi kaybettim.Kastettiğim kendi yolumda ilerliyorum... İlerlediğim yolu bildiğim zaman açıkça neye ihtiyacım olduğunu görüyorum.Ama... sanırım ciddi bir kişiyim (gülüyor).

  Ciddi olduğunu düşünüyorum ama ciddi bir insanın bile geleceğe doğru ilerlerken onu gözeten ve tavsiyeler veren birine ihtiyaç duyar.

Evet,kesinlikle öyle!İleriyi planlamıyorum ama çevrende sana ne yapacağını kimse söylemezse ya kolayca kendini kaybedersin ya da ukala biri olursun.Bu yüzden annem benim için çok önemli.Annem bana daima fazla ileri gitmememi söyler. (gülüyor) Ama sonunda sık sık kavga ederiz.

  Annenle sık sık kavga eder misin? (gülüyor)

Ebeveynlerinin fikirlerine itaat etmediğin zaman kavga çıkar.Belki bu bir erkeğin tuhaf gururu ya da utancını saklamaya çalışan bir çocuğun çabası gibi bir şey... (gülüyor)Tabii şeyler de, onların düşüncelerini kabul etmek ve onlara karşı gelmek zor.Ebeveyn oldukları için zor olduğunu düşünüyorum.Kendi yolunda elinden gelenin en iyisini yapıyorsun ve eleştirildiğinde bu sanki yok sayılmışsın gibi hissettiriyor ve o anda “Bu da nedir?” diye düşünüyorsun.Ama sonra yalnız kaldığımda belki de onların söylediği gibi yapmalıyım diye düşünüyorum (gülüyor).

  Yani sonunda itaat ediyorsun (gülüyor). Ailenden daha fazla başka insanların sözleri hatrında kalır mı?

Umm… Düşünmüyorum. Duyduğum sözleri aklımdan çabucak çıkarırım.Elbette beni etkileyen birçok şey olur ve o an muhtemelen olan oldu diye düşünürüm.Ama sonra yoluma devam ederim.Yeni şeyler söylendiğinde, bana uygun olanlarını aklımda tutarım böylece diğer sözler doğal olarak aklımdan uçup gider.

  Tabii olarak kendin değiştiğinde hatırında bulundurduğun sözlerde değişir.Kaba bir soru olacak ama şu anda aklından neler geçiyor?

Amacım SMAP ya da Arashi gibi büyük bir grup olmak.Hala Hey! Say! JUMP grubu üyelerinin isimlerini tam olarak bilmeyen birçok insan var.Her şeyden önce dileğim hepimizin adlarının bilinmesi, sonunda büyük bir grup olur ve Japonya'yı şenlendiririz.Bence tüm üyeler böyle hissediyor.

  Neden büyümeyi hissetmek istiyorsun?

Hayallerine kavuşmak için ya zirveyi hedeflemen ya da hiç başlamaman gerek.Muhtemelen bu işte neyi amaçladığını görüp hedefine doğru ilerlersin.

Amaçsız hareket edersen ya yolunu çabuk kaybeder ya da tamamıyla farklı bir yola girersin.Ama mutlaka bir seçenek vardır.

Tercihlerinde özgürsündür ama ben bu yolu seçtiğimden beri daima bu yolda sürükleniyorum.

  Bu kendi iyiliğin için mi?

Evet yoksa… Acaba ne için? Muhtemelen ebeveynlerimin iyiliği için. Onların çok zor zamanlar geçirdiğini gördüm.Bu yüzden onların mutluluğu beklediğini güçlü bir şekilde hissediyorum. Bunun için elimden gelenin en iyisini yapıyorum.

Aile gerçekten önemlidir, değil mi? Bu arada nasıl bir birey olmak istiyorsun?

Hoşgörülü biri olmak istiyorum! Her zaman yeterince açık biri olmadığımı düşünüyorum (gülüyor). Ama muhtemelen hoşgörü benim için hala çok büyük bir şey.Hedef hala uzak olsada, birçok oda da büyüyor (gülüyor).Belki olayları göremediğin zaman daha ilginçliklerle dolu olur.

  Kesinlikle göremediğin şeyler ilginçlikle dolu olur.

Ben sadece söyleyip gidiyorum (gülüyor) ama net bir hayalim yok.Bana hayalimi sorarsan “yetişkin olmak” derim. Önümü göremediğim şeylerde daha fazla geniş ve keşfedici olmak isterim.Yetişkin olmak gerçekten zor değil mi?Birçok insan tarafından sevilmek,başkalarının sorumluluğunu alma hissi, aile-çalışanlar gibi insanları kabul etmek, bu yüzden yetişkin olmak önemli.Tüm dünyanın sevgisini hak edecek kadar değerli olmalı (gülüyor).Böyle söylüyorum ama bence yetişkin insan böyle olmalı.

  Sahnelerde yer alan, önümde duran bu kişi 19 yaşında. Şunu anladım ki Yamada Ryosuke'nin son sözleri ile kalbinin içini görebildiğimi hissediyorum.Hala net olmasa da hedefi “büyük bir yıldız” olmak, buna hazırlanması önemli ama muhtemelen o içinde buna hazır.

Çeviri: Landis

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder